Yapısal çıkmazlar, hatalı tespit ve değerlendirmeler

Meselenin yapısal kökenlerini doğru tespit etmeyen analizler nihai olarak “rasyonalite”ye dönüşten ve içeriği ile çalışma mekanizmaları belirsiz bir “yapısal reformlar” söyleminden öteye geçemez hale gelmiştir. Bu yaklaşımın ekonomi üzerine tartışmalarda hakim olması nihayetinde hem iktisatçılar hem siyasetçiler için bir sıkışmışlık ortaya çıkarmıştır. Önümüzdeki hafta bu tartışmayı bu durumdan çıkış için alternatif bir makroekonomik politika çerçevesinin hangi ana unsurları içermesi gerektiği üzerinden sürdürmeyi planlıyorum.